Şu deli sorulardan bıktım ama siz sordurmaktan bıkmıyorsunuz ya!
Helal olsun size.
Hasta ettiniz beni.
Beynimin içinde koskoca bir iceberg var.
Sizlerle bunun üzerinden bir kartopu paylaşacağım.
Aliağa CHP İlçeden başlayalım istiyorum.
Sonu nereye giderse.
Aliağa’da CHP 1. Parti.
Açık ara hem de; ama yeni seçilen İlçe Başkanı ve yönetimi,
İlk ziyaretlerine Hayrat Vakfı’nın bir etkinliğine katılarak başlıyor.
O vakfı Yazıcılar Gurubunun kurduğunu bilmiyor musunuz?
Kurucunun ve babasının, cumhuriyet ve laiklik karşıtı olduğunu bilmiyor musunuz?
Hani kallavi diplomalarınız var; ama demek ki bu derse çalışmadınız.
CHP sayfasında paylaştığınız o fotoğraflarda, iki tane üst düzey asker emeklisi var.
Onlar da mı bilmiyordu?
Biri yönetimde, diğerinin eşi yönetimde.
Pek de memnun bir ifade ile poz vermişler.
Neyin diyeti?
Gerçi yakında çıkar kokusu.
Hangi hesapların içinde olunduğu ve bu yüzden, bilmelerine rağmen kendilerini inkâr etmelerinin asıl sebebini, yaşayıp göreceğiz.
İş böyle olunca da, hemen akabinde Ak Parti yönetimi hayırlı olsun, nezaket ziyaretinde bulunuyor.
Sonra bir bakıyorum; yerel seçimlerde Serkan Acar’ı aleni biçimde can siper hane destekleyen Esnaf Odası Başkanı ziyaret ediyor.
Sonra devamı bu şekilde devam ediyor.
İşte kafa yedirten sorular bundan sonra başlıyor.
Ya arkadaş!
Biz bilmeden aslında CHP adı altında, Cumhur İttifakı’ndan bir partinin seçim çalışmalarını mı yaşadık?
Öyle ya!
Birinci partinin ilçe başkanı ve yeni seçilen yönetimi, öncelikle kendi partisinin tabanına gitmek yerine; neden rakip partiden ilk ziyaretleri kabul eder ve onları besleyen bir vakfın etkinliğine katılır.
CHP oylarını kazanmak için ilk çalışmalarını kendi tabanına yapması gerekmiyor mu?
Üstelik boy boy fotoğrafları sosyal medya hesaplarında paylaşıyorlar.
Yüzlerde bir memnuniyet ifadesiyle.
Bu arada yönetim kurulunun CHP li olduğunu bildiğim bazı Aliağalı demokratlarının nezaket ziyareti randevu gününden önce alınmasına rağmen.
Randevu saatinde CHP İlçe Binası’na gittiklerinde İlçe başkanı yok.
Adamlar ortada kalıyor.
İlçe başkanını arıyorlar.
Telefonda verilen cevap;” acilen İzmir’e gitmem gerekti”
Telefon açıp gitmesi gerektiğini söyleme nezaketi bile göstermeden.
Niye?
Diğerleri gelirken hazır kıta bulunan sizler.
Neler oluyor böyle?
Onlar rakipleriniz, yanılıyor muyum?
Toplum içinde bir yığın kaos yaşanıyor.
Partinin umurunda değilmiş gibi; ne bir basın açıklaması,
Ne de sosyal medya hesaplarında bir paylaşım.
Şimdi delegeler ile toplantılar başlamış, görüyorum.
Neyin telaşındasınız?
Yediğiniz hurmalar sizi gıdıklamaya mı başladı?
Delege seçimlerinde birinci çıkınca; hemen tek rakip İlçe Başkanlığı yerine Çağatay Güç’ü yerinden etmek için şikayet furyasına başladınız mı?
Ardından İl Başkanlığına aday gösterilen toplantıyı, bir aday adayı ile sen, toplantıyı terk ettin mi, etmedin mi?
O toplantıyı terk ederken sarf ettiğin cümleleri sormuyorum bile.
Daha sonra, o aday adayı salona döndüğünde tek başına dışarda kalınca neler hissettin?
Tüm bu gelişmelerin üzerine İlçe seçiminde rakibin Ali Serçe, İl yönetimine alınınca ne düşündün?
Üstüne üstlük Bakırçay’dan sorumlu İl Başkan Yardımcı olması, tüm bu olumsuzlukların üzerine tüy mü dikti?
Milli Eğitim’de, iki okul müdürünün yaptığı iddia edilen skandallar çalkalanıyor.
Öte yandan Aliağa FK’nın yönetim kurulunda skandal tavan yapıyor.
Biri yurt dışında firari.
Diğeri bu günlerde ceza evinden,
İtirafçı olunca ev hapsine geçiyor.
FK’nın tam 8 futbolcusu, yürütülen bahis soruşturmasında.
10.11.2025 tarihinden itibaren, tedbirli olarak PFDK’ya sevk edilmesine karar veriliyor.
Sizde tık yok.
Niye?
Sizin için Aliağa’dan ve Aliağalı’dan daha önemli ne tür sorunlarınız var?
Bu delegeleri diri tutma çabanız neyin telaşı sonucu?
Bu yaşananlar umurunuzda değilse; ki öyle görünüyor.
Ne umurunuzda?
Aslında cevabı siz de ben de biliyorum.
xxxxxxxxxxxxxxxx
TEMBELLİĞİ ŞİAR EDİNEN CHP MECLİS ÜYELERİ
Üç dönemdir ha bu kez olmaz dediğim , her şey yeni baştan yaşanıyor.
Burada da deli sorular.
Tembelsiniz.
Dersinize çalışmadan meclis toplantılarına gidiyorsunuz.
İddia ettiğiniz konuya hâkim olmadığınız için Başkan laf ebeliği ile içinizden geçiyor.
Yalan mı?
Hastaneden bir meclis toplantısı izliyordum.
Bir Meclis Üyesi hastanenin yatak sayısı ile ilgili bilgi veriyor.
Başkan alaylı bir ifade ile yalanlıyor.
Söylediği yalana o kadar inanıyor ki;
Sizde nasıl bir algısı varsa; Başkanın yalanına o kadar insan sesini bile çıkarmadı.
75 yataklı hastaneye 150 yataklı dedi.
Oysa belediye, Kaymakamlık, Sağlık İl Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı’ dan herhangi
Birinin resmi sitesine, cep telefonlarınızdan girseydiniz, gerçeği görecektiniz. Bu kadarını bile yapmaktan aciz misiniz, vurdumduymaz mısınız?
Vay arkadaş.
Hiçbirinizden ses çıkmadı.
Niye?
Sağlık Bakanlığı, İzmir’deki Ünv. Hastanelerinin yükünü hafifletmek için; kuzeyde üç büyük hastane açmaya karar veriyor.
Bunlardan biri Menemen, diğeri Bergama, bir diğeri de Aliağa’da.
Bergama ve Menemen de yapılıyor.
Aliağa’da yer tespiti ile birlikte nasıl bir hastane yapılacağına karar veriliyor.
350 yataklı hastane önce 250 yatak, sonra 150 yatağa düşüyor.
Sonra nemi oluyor?
Puf!
Şeytan aldı götürdü hikayesine dönüşüyor.
Daha sonra bir bakıyoruz.
Belediye tarafında 250 yataklı hastane yapımına karar veriliyor.
Niye?
Aliağa, Sağlık Bakanlığı’ndan daha mı büyük?
2016 larda “battı çıktı” nın, bakanlık tarafında yapımına karar veriliyor.
İhale yapılıyor.
Alan şirket yetkilisi Aliağa’ya geliyor.
Evrakta yer değişiklikleri ile alakalı iki kişiye imza yetkisi veriliyor.
Biri bölge ile sorumlu karayolları müdürü, diğeri ise Aliağa Belediye Başkanı
Şirket sahibi Belediye Başkanı ile toplantı yapıyor.
Kısa bir süre sonra battı çıktı projesi uygulamadan kalkıyor.
O da puf!
Niye?
Üzerinden yıllar geçiyor.
Bu kez Bakanlıkça ( Hangi gerekçe ile kaldırıldıysa) iptal edilen proje, Aliağa Belediyesi tarafından yapılıyor.
Niye?
Aliağa’nın girişine yurt yapımı için yaklaşık iki yıl önce yer tahsis ediliyor.
İki yıl içinde yapılmazsa arazinin tahsisi değişecek.
O süre de önümüzdeki Aralık sonunda bitecek.
Niye?
Bir belediye için devasa projeler hayata geçirilirken, neden o arazi iki yıl bekler ve yaklaşık 1.5 ay sonra geriye gider.
CHP Büyük Şehir Belediye Başkanı’na, Şakran’daki kanalizasyon için atar yapan;
hatta bunu basın üzerinde şova dönüştüren Aliağa Belediye Başkanı’nın yurdu yapacak parası mı kalmadı?
Yüzlerce gencimiz Menemen, Çiğli, Narlıdere’ye kadar gidip; ucuz ev bulup onca yolu çekmek zorunda kalıyor?
Sizce bu yatırımlar yapılırken Belediye zarara uğratıldı mı?
Buna benzer yapılan işler var.
Devletin yapması gerek yatırımlar neden Aliağalı’nın parası yapılıyor?
Niye?
Devlet içinde devletçik gibi davranılmıyor mu?
Halk arasında çokça konuşulan kesinleşmiş mahkeme cezalarını sümen altı yapıldığı iddialarını bile yapacak güçteyse;
Puf olan projelere niye engel olmadı?
Olmak mı istemedi?
Hiç merak etmiyor musunuz?
Neden?
Biliyor musunuz?
İçinizde bu konularda donanımlı bireyler var.
Mali müşavirinden mühendisinden kesin hesapçısına kadar.
Bu işler yapılırken ortalıkta feveran kopuyordu.
Hiç araştırma gereği duymadınız mı?
Bir düşünün sizi seçenler niye oy verdi?
Şu Aliağa FK; önce yolsuzluk yapan yönetim kurulu üyelerinin olduğu iddia edildi; şimdi bahisçi futbolcularla anılıyor.
Arkadaş!
Niye sizden tık yok.
Niye bir basın açıklaması ile sizi seçen, oy veren vatandaşların aslında size verdiği yetkileri kullanma arzularına ket vuruyorsunuz.
Bütün yaptığınız şu mu?
Belediye’den meclis toplantısı için evrak gelir .
Fırsat bulursam bi üzerinden geçerim.
Bulamazsam grup toplantısında okuyanlar anlatır.
Biz de bu esnada genel kültürümüzle katkı koyarız.
Bunun dışında neye el kaldırıp kaldırmayacağımızı kararlaştırır ,
Gider oylamalara katılırız.
Meclis üyeliğinden anladığınız bu mu?
Aliağa nerede?
Ya Aliağalı?
Bu yazıları ben yazmıyorum.
Siz yazdırıyorsunuz.
Artık yoruldum.
Kanser ettiniz beni.
Artık kendinize bi gelin
