Hayrettin Yıldırım


ALİAĞA’NIN YAKASINDAN DÜŞÜN

Ağır bir cümle oldu değil mi?


Ağır bir cümle oldu değil mi?

Yok, size az bile.

Aliağa skandallar, rezaletlerle anılır oldu.

Ulusal basın üzerinden tüm Türkiye bu haberlerle çalkalanıyor.

Ancak Sizden ses seda yok.

Bir şeyi merak ediyorum.

Aliağa siyasetinin birbirinden değerli İlçe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri.

Siz ne iş yaparsınız?

Niye İlçe Başkanı ya da yönetim kurulu üyesi oldunuz?

İBB İmamoğlu yaklaşık 3000 yılla yargılanıyor.

İddiaların içinde haksız kazanç elde etmeler de var.

Üstelik bu işlerde en çok öne çıkan isim.

Aliağa FK nün en büyük hissedarı.

Yüzlerce dönüm arazinin sahibi.

Murat Gül ibrahimoğlu nun sıkça adı geçiyor.

Aliağa FK nün da küçük ortağı Gülibrahimoğlu’nun kara paralarını aklama iddiaları var. Bu vatandaşın Aliağa Belediyesi ilişkileri ortada.

Ayrıca mevcut arazilere taklalar attırılıyor.

Birçok kişiye satışlar yapılıyor.

Kulübün imamları bunu yaparsa cemaati(futbolcularının bir kısmı)neler yapmaz ki.

Onlarda kendine yakışanı yapıyor.

Sayıştay Aliağa Belediyesi’nin kurumları üzerinden zarar uğratıldığı rapor edildi.

 Bu birimlerin tek tek adı yazılarak.

İmamoğlu için 9 aydır iddianame hazırlığı daha dünlerde bitti.

Bu süre zarfında cezaevinde.

Aliağa Belediye Başkanı’nın kesinleşmiş hapis cezaları Sümen altı mı oluyor?

Milli eğitimde skandallar kervanına katılıyor.

 Öyle ya, imamlar bir şeyler yapınca.

Bazı okul müdürleri de gerekeni yapmasın mı?

Yapıyorlar.

İki okul Müdürünün rezalet, yolsuzluk iddiaları ile Aliağa çalkalanıyor. 

Aliağa Belediyesinden konularla alakalı bir açıklama duyan var mı?

Tüm bu olumsuz gelişmeler yaşanırken.

Aliağa’ya İlçe Başkanı seçilen değerli birbirinden değerli başkanlardan bir basın açıklaması ile;

“İşte efendim Aliağa’mız bu tür skandallarla anılmayı hak etmiyor.

Tüm bu iddiaların takipçisi olacağım. Söz konusu iddialar doğruysa muhataplarından hesap soracağım.

 Aliağa halkının bir kuruşunu kimse haksız kazanç yolu ile ele geçirmesine izin vermeyeceğim. Bla bla bla” diye bir açıklama duyan var mı? 

Varsa söyleyin bu sayfadan noktasına virgülüne dokunmadan yayınlayacağım.

Ben duymadım.

Gemi söküm de ölümlü bir kaza gerçekleşiyor. 

Allah yakınlarına sabır versin, başımız sağ olsun.

CHP İlçe başkanı hemen ardından basın açıklaması yaptı. 

Gerçi bana gelmedi ama haberi gördüm.

Kesinlikle doğru yaptı. 

Yaptı da Serkan Acar ile Sayıştay raporunda ortaya konan sonuçlarla alakalı tık yok.

Tüm bu rezaletlerle alakalı sessizliğini hala koruyor niye?

İşi gereği göbekten Belediye’ye bağlı olduğu için olabilir mi?

 Öyle ya, yarınlar da inşaatlarına izin, yaptığı binalara oturma ruhsatı almak adına Belediye başvuracak.

Başkan sorun çıkartır kaygısı mı taşıyor?

xxxxxxxxxxxxxxx

Neden İlçe Başkanı oldunuz?

Belli ki böylesine rezaletler yaşanırken üç maymunu oynama seviciliğiniz nereden geliyor.

Derdiniz Aliağa ve temsil ettiğiniz partinizin güçlenmesi olsaydı.

Hesap sorardınız.

Sormuyorsanız.

Hadi söyleyin İlçe başkanlığından ne anlıyorsunuz?

Aklıma saçma sapan sorular da gelmiyor değil.

Şu saçma sorulara bir bakalım.

Diyorum ki;

Bu skandallar gündem olursa kim zarar görür?

Tabi ki Serkan Acar.

Mevcut İlçe başkanlarının sessizliği sadece Acar Başkan’a hizmet ediyor.

EEE.

Hani Aliağa?

Hani temsil ettikleri siyasi partilerin geleceği?

Yok, yok.

Hayrettin saçmalama yok öyle şey, diyorum.

Diyorum da 

Yerine mantıklı makul cümleler bulamıyorum.

Kelime haznem mi daraldı ne?

Sonra bir bakıyorum. 

Üç maymun hastalığı sadece siyasi partilerle sınırlı kalmıyor.

STK’lar, dernekler de aynı.

Sonrasında geriye tek şey kalıyor.

Serkan Acar’ı tebrik etmek.

Helal olsun sana.

Samimi itirafım.

Bir önceki yerel seçimlere hazırlanırken.

Çağatay Güç’ün adaylığı açıklandığında her iki adayın arasındaki fark.

Otuz küsür e altmış küsürlerdeydi.

Ancak iki ay içerisinde aradaki fark öyle kapandı ki.

Eğer bir hafta daha seçim süresi uzasaydı bu gün Belediye Başkanı koltuğunda Serkan Acar olmayacaktı.

Bunu en iyi yakalayanda Acar başkan olacak ki.

 İşi son iki yıla bırakmamış gibi görünüyor.

Aynı korkuları yaşamamak adına çoktan önlem almaya başlamış.

STK’ları, dernekleri, siyasi partilerin İlçe başkanlıklarını dizayn etmeye başlamış.

Muhalefeti yerle yeksan etme çabası sonuçlarını toplamaya başlamış.

Tebrik etmek lazım.

 Oldukça da mesafe kat etmiş gibi görünüyor diye düşünüyorum.

Aksi olsaydı Aliağa da tüm olumsuzluklar yaşanırken kıyamet kopmaz mıydı?

Kopardı.

Aliağa Belediyesine bakıyorum,

 Park bahçelerle makyaj yap.

Gerisi Allah Kerim.

Belediye den çok şirket gibi.

Gemi söküm firmaları varken para konusunda sıkıntı zaten yok.

 Öyle değil mi?

Gemi söküm firmaları bakanlık talimatı ile yeraltı kaynaklarını korumak adına toprak zemine kimyasallar geçmesin diye Beton uygulaması başlıyor.

Usul hatası yüzünden kes kallavi ceza.

Battı- çıktının parası hazır.

Öte yanda Elini şapkaya sok çıkar.

Hah, ne çıktı.

Hazineye ait Gemi söküm arazilerini güya satın al.

 Ardından orada şirketlere sat.

Aradan milyarlarca lira Belediye kasasına aktar.

Sanki hazine o satışı kendi yapamazmış gibi.

Harbiden helal olsun.

Zaman içerisinde siz okuyucularımla daha çok “cambaza bak, cambazları paylaşacağım”

Tüm bunlar mide bulandırıcı düzeylerde yaşanırken.

Siz.

Saygı değer İlçe Başkanları ve yönetim kurulu üyeleri.

Dernek ve STK yöneticileri

Derin bir uykuda, sessizce oturun koltuğunuzda. 

Genel merkezlerinizden gelen talimatları uygulamaya çalışarak bekanızın devamını mı düşünüyorsunuz?

Yazının Başlığı size az bile.

Kendinize yazık ediyorsunuz?

 Bu sizin tasarrufunuz.

Artık Aliağa’ya, Aliağa halkına yazık etmeyin.

DÜŞÜN ALİAĞA’NIN YAKASINDAN